667’nci hafta eyleminde Gülistan Doku’nun akıbeti soruldu

İHD ve kayıp yakınları “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eyleminin 667’nci haftasında, 5 Ocak 2020 tarihinde kaybedilen Gülistan Doku’nun akıbeti soruldu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınlarının, “Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlediği oturma eyleminin 667’ncisi Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Oturma eyleminin 667’inci haftası, 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla 5 Ocak 2020 tarihinde kaybedilen Gülistan Doku’ya atfedildi.
Eyleme Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Özüm Vurgun, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Temsilcisi Çiğdem Sevimli, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, insan hakları savunucuları, kayıp yakınları, Diyarbakır Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve sivil toplum örgütleri katıldı. Eylemde faili meçhul kişilerin ve akıbeti bilinmeyenlerin fotoğrafları taşındı.
‘Kayıpları aramaktan vazgeçmeyeceğiz’
Konuşmaya başlamadan önce kayıp yakınlarını selamlayan Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, Cumartesi Anneleri’ni, Emine Şenyaşar’ı, kayıp yakınlarını, hak ve adalet mücadelesi yürüten tüm kadınları selamlayarak, Gülistan Doku’nun akıbetini sormak için bir araya geldiklerini ifade etti. Adalet, Gülistan Doku’nun kaybolmasının üzerinden 2 yıl geçtiğini söyleyerek, “Önümüzdeki ay yani bir ay sonra tam 3 olacak. Tüm kadınlar, ailesi, arkadaşları aylardır akıbetini soruyoruz. Biliyoruz ki Gülistan’ın bulunması için hiçbir şey yapılmadı. Türkiye ve en çok da Kürt kentlerinde gerçekleşen kadına yönelik şiddet, katletme, fuhuşa yönlendirilme ve kaybedilme ve daha birçok ihlalin sorumlusu iktidardır. Bunun karşısında mücadeleye devam edeceğimizi burada bir kez daha ifade etmek istiyoruz. ‘Gülistan Doku nerede’ demekten, bütün kayıpları aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Adalet arayışı için mücadelemizi daha da büyüteceğimizi belirtmek isteriz” dedi.
‘Etkin soruşturmaların başlatılması için çabalayacağız’
Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Temsilci Çiğdem Sevimli, Gülistan’ın kaybolduğu süreci hatırlattı. Dersim’de her köşe başında kamera olmasına rağmen Gülistan’ın iki yılı aşkın bir süredir bulunamadığını söyleyen Çiğdem, “Nitekim Şiddetle Mücadele Ağı olarak, 2020 yılında bir heyet kurarak Dersim’e gittik ve savcılıkla görüşme gerçekleştirdik. Adli mercilerin bir soruşturmayı etkin yürütmesi için sosyal medyanın sesine ihtiyacı yoktur. Kaybedilen kadının ailesinin soruşturma yürütülmesi için başvuru yapması yeterlidir. Etkin bir soruşturma yürütülmesi için çabalayacağız” sözlerine yer verdi.
İnsan Hakları Derneği Başkan Yardımcısı Ezgi Sıla Demir, Gülistan Doku’nun hikâyesini okuyarak, şu bilgileri paylaştı:
“Diyarbakır Ergani doğumlu olan Gülistan Doku 21 yaşındaydı ve Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi 2’nci sınıf öğrencisiydi. Gülistan’ın 5 Ocak 2020 günü yurttan çıktığını ve bir daha haber alınamadığını öğrenen aile Diyarbakır’dan Dersim’e gitmiş ve 6 Ocak 2020 tarihinde kayıp başvurusunda bulunmuştur. Kayıp başvurusu ile başlayan araştırmalar neticesinde: Gülistan’ın 5 Ocak Pazar günü, mobese kameralarından eski erkek arkadaşı Zaynal Abarakov ile bir pastanenin önünde tartıştıktan sonra üniversiteye giden bir minibüse bindiği tespit edilmiş ancak sonrasına ilişkin hiçbir veriye ulaşılamamıştır. Bu andan itibaren Gülistan Doku’dan bir daha haber alınamamıştır. Devam eden araştırmalarda Gülistan’ın öldürülüp baraj gölüne atılmış olması ihtimaline binen 187 gün boyunca kıyıya yakın alanlarda, baraj kapaklarının bulunduğu bölümlerde. Ağustos ortalarında kadar devam eden arama çalışmalarında Gülistan’a dair herhangi bir iz bulunamadı. Daha sonra barajın suyu azaltılarak 15 Ekim’de yeni bir arama çalışması başlatıldı ama 38 günlük son arama da sonuçsuz kaldı.
Bulunamamasının izahı yoktur
Uzunçayır Baraj Gölü üzerindeki Dinar Köprüsü’nden geçen bir aracın kamera görüntüsünde, Gülistan’ın köprü korkulukla ve bariyerler arasında otururken tespit edildiği görülmüş. Bunun üzerine intihar etmiş olabileceği şüpheleri gündeme gelse de İstanbul Adalet Komisyonu’na kayıt Ulusal Kriminal’in Temmuz ayında tamamladığı bilirkişi raporuna göre Gülistan’ın atladığı iddia edilen Dinar Köprüsü altındaki suda söz konusu gün ve saatte ‘yüksekten düşmeye bağlı bir hareketlilik olmadığı’ tespit edildi. Bu durumla beraber Gülistan’ın intihar etmediği açıklığa kavuşmuştur. Gülistan’ın ailesi ise şüpheli olarak gördükleri Zaynal Abarakov hakkında suç duyurusunda bulunmuş. Ancak ailenin bu konuda ki girişimleri de sonuçsuz kamıştır. Zaynal Abarokov’a yönelik somut onlarca argümana rağmen hala bir işlem yapılmamış olması ise devlet tarafından korunduğu iddialarını güçlendirmektedir. Ulusal-uluslararası birçok kurum ve kuruluşlar tarafından ‘Gülistan Doku Nerede’ sloganıyla çağrı yapılmasına rağmen yine hiçbir sonuç alınamamıştır.
Teknolojinin her alana hâkim olduğu, her yerde mobese kameralarının olduğu bir çağda özellikle de Dersim gibi Türkiye’nin en güvenli ve korunaklı şehrinde bir kadının güpegündüz kaybolması ve cansız bedenine dahi ulaşılamamasının izah edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Gülistan Doku 686 gündür kayıp ve ilk günden bugüne hiçbir gelişme yaşanmadı. Tüm kamuoyu ve kayıp yakınları nezdinde bir kez daha genzimizi yakarak soruyoruz Gülistan Doku Nerede…”
Açıklama daha sonra 5 dakikalık oturma eylemiyle sonlandı.
/MA/