680 Kadın Anlatıyor: Daha Yorgun, Daha Yoksul, Daha Öfkeliyiz

Ekmek ve Gül’ün 22 ilde 680 emekçi kadınla görüşerek hazırladığı “Güvenceli İş, Şiddetsiz Yaşam ve Eşitlik İçin Gücümüz Birliğimiz!” başlıklı rapora göre, kadınların yüzde 95’i salgın öncesine göre daha “yorgun ve tükenmiş” olduklarını söylüyor.
Kadın dayanışması platformu Ekmek ve Gül; 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne giderken, 22 ilde, 23 farklı işkolunda ücretli çalışan 680 kadınla anket ve görüşmeler yaptı, son 1 yılda kadınların hayatında değişenleri tüm yönleriyle raporladı.

Rapor; kadınların iş yerinde pandemi tedbirlerinin alınması için vermek zorunda kaldıkları mücadeleleri, çalışma koşullarının ağırlaşması, artan baskı ve denetimleri, işyerlerinde artan cinsiyetçi uygulamaları kadınların sözleriyle anlatırken, bir yandan da ev içindeki yüklerin nasıl ağırlaştığını, hane içindeki değişimlerin kadınların hayatını nasıl etkilediğini, bu süreçte kadınların duygu durumlarında ne gibi değişimler yaşandığını ortaya koyuyor.

İstanbul’dan bir metal işçisi “Hayatımda ilk defa eşimden dayak yedim” derken, bir temizlik işçisi ise “Geçim sıkıntısından eşimden şiddet görüyorum. Daha önce şiddete maruz kalmamıştım. Çünkü birbirimize çok zaman ayırmıyorduk” diyor. Kadınlar, yakın çevrelerinde de şiddetin arttığını belirtiyor.

680 kadının yüzde 95’i salgın öncesine göre daha ‘yorgun ve tükenmiş’ olduklarını söylüyor.

“Sürekli çalışıyorum”

Rapora göre çalışma saatlerinde değişim yaşayan kadınların oranı yüzde 44,8. Kadınların anlatımları hafta sonu yasakları nedeniyle çalışma sürelerinin belirsizleştiğini, pandemi tedbiri adı altında uygulamaya konan esnek çalışmanın çalışma sürelerini uzattığını ortaya koyuyor.

İstanbul’dan bir depo işçisi yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Sürekli çalışıyorum. Kendime sadece banyo yaparken ve oje sürerken zaman ayırabiliyorum. Kendim için bir şey yapmak istesem onda da sabah erken kalkmam lazım, yine uykudan fedakarlık yapıyorum.”

Kadınların yarısı mutsuz

Pandemi süresince işyerinde izlenme ve denetlenmenin yaygınlaştığını gösteren rapor, ağır çalışma koşullarına itiraz edildiğinde baskının yoğunlaştığına işaret ediyor: “İşte hata yaptığımızda bazı ustabaşları azarlıyor. Kendi üzerindeki baskıyı bizim üzerimize gelerek üzerinden atmaya çalışıyor.”

İşyerinde tacize uğrayan kadınlar, cezalandırılma riskiyle ses çıkaramıyor. Taciz söz konusu olduğunda “tutanak yeme” ve “işten atılma” korkusu belirleyici.

Kadınların yüzde 78’i ‘kaygı/endişe’, yüzde 53’ü ‘gerginlik/sinirlilik’, yüzde 51’i ise ‘mutsuzluk’ duygusu yaşadığını belirtiyor.

Raporun tamamını buradan okuyabilirsiniz.

/esitlikadaletkadin/