Dokunulmazlığının kaldırılması istenen Aydeniz için imza kampanyası

DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz hakkında başlatılan dokunulmazlığın kaldırılması sürecinin sonlandırılması çağrısıyla imza kampanyası başlatan ÖHD ve Rosa Kadın Derneği, Meclis’e demokratik normlara sahip çıkma çağrısı yaptı.

 

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Kadın Komisyonu ve Rosa Kadın Derneği, başta Halkların Demokratik Partisi (HDP) kadın milletvekilleri olmak üzere muhalif siyasetçi kadınların dokunulmazlığının kaldırılması ve haklarında başlatılan yargısal süreçlerin durdurulması çağrısıyla imza kampanyası başlattı.

 

MECLİS’E ÇAĞRI

 

“Seçme ve seçilme hakkına, siyaset yapma hakkına dokunma” başlığıyla başlatılan imza kampanyasında Meclis’teki tüm üyelere görevlerini yapma ve bu hukuksuz süreçleri durdurma çağrısı yapıldı. Dünden bugüne bütün muhalif kesimlerin susturulmaya ve sindirilmeye çalışıldığı bir şiddet sarmalından geçildiğine dikkat çekilen kampanya metninde, “Kamusal gücünü kullanan odaklar tarafından, toplumsal muhalefetin kurucu ve itici gücü olan kadınlar, hedef haline getirilmektedir” denildi.

 

HAK MÜCADELESİ VEREN KADINLAR

 

Kürt ve kadın kimliğiyle hak mücadelesi veren, siyaset yapan kadınların  “tehlikeli” olarak görüldüğü ve itibarsızlaştırmaya çalışıldığı vurgulanan metinde, “Eril iktidar sahipleri Kürt kadınların sesine ve sözüne tahammül dahi edememektedirler. Ötekileştirilen bütün kimliklerin, hak taleplerine öncülük eden muhalif kadın vekillerin tamamı, özelde de Kürt kadın vekiller, militarist, eril zihniyetin bir tezahürü olarak sahada her gün kolluğun fütursuz şiddetine maruz kalmakta, taciz ve tahrik edilmektedir” ifadeleri yer aldı.

 

‘SİSTEMİN KARŞISINDAKİ EN BÜYÜK ENGEL’

 

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran’a “seni çivilerim”, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz’e de parmak sallayarak “Seni yürütmeyeceğim” diyen polislerin hatırlatıldığı metinde, “Kolluğun da tam olarak yaptığı bu sözel ve fiziksel şiddet, eril yönetme tarzının, şiddet dilinin militarist bir yansımasıdır. Eril sistemin, kadın öncülere olan kinini nefrete dönüştürme sebeplerini tarihsel olarak iyi biliyoruz. Bütün bu pervasızlığın ve saldırganlığın tek sebebi ise;  adım adım ördükleri otoriter sistemin karşısındaki en büyük engelin Kürtler ve kadınlar olduğunun farkına varmış olmalarıdır” diye belirtildi.

 

 AYM KARARI HATIRLATILDI

 

 Üretilen gerekçelerle milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırıldığı kaydedilen metnin devamında şunlar yer aldı: “Bu saldırılar meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır. Üretilen bu gerekçelerin, seçilmiş temsilcilerin halkın gözündeki meşruiyetini etkilemeyeceği ise aşikardır. AYM’nin geçtiğimiz günlerde Figen Yüksekdağ ile verdiği ihlal kararı bunun en yakın örneğini oluşturmaktadır. AYM Yüksekdağ’ın, milletvekili seçildikten sonra yargılanmasının devam etmesi ve buradan çıkan mahkumiyet kararı nedeniyle vekilliğinin düşürülmesine dair ‘hak ihlali’ olduğu hükmünü vermiştir. Yüksekdağ’ın milletvekili seçildikten sonra yargılanmasının sürmesini yasama dokunulmazlığı ihlali olarak değerlendiren AYM, Yüksekdağı’ın seçilme ve siyasi faaliyetlerinin engellendiği hükmüne varmıştır.

 

KÜRT SORUNU

 

Unutmamalıdır ki; Kürt sorununda silahlı çatışmaların hala devam ettiği bir dönemde siyasetçilerin dokunulmazlığının kaldırılması, çatışmayı derinleştirmekten ve çözümsüz bırakmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Türkiye’de cezasızlık olgusu devam ederken, suça karışmış kamu görevlileri yargı önüne çıkarılmazken ve özellikle sokağa çıkma yasakları boyunca işlenen ağır insan hakları ve insancıl hukuk ihlalleri etkili bir şekilde soruşturulup kovuşturulmazken, HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılacak olması otoriter yönetimin otokrasiye gitme isteğini ifade etmektedir. Dokunulmazlıkların kaldırılması salt bir hukuki konu olmaktan öte aynı zamanda siyasi bir konudur ve siyaset kurumunun sorunları demokratik zeminde çözme iradesine ket vurmaktadır.  Halkın oylarıyla seçilmiş vekillerin meclis çoğunluğunca benimsenmeyen siyasi düşünceleri nedeniyle dokunulmazlıklarının kaldırılmasının,  soruşturma ve kovuşturmaya maruz bırakılmalarının çoğulcu  demokrasi ilkeleri bakımından   kabul edilemez olduğunu düşünüyoruz. Türkiye,  yaşamakta olduğu silahlı çatışma ortamını aşmalıdır. Çatışma ortamları bu tür hukuka aykırı müdahalelerle değil diyalogla, özgürlüklerin sınırlarını genişletecek tasarruflarla ve siyasete daha geniş inisiyatifler tanınarak aşılabilir.

 

BARIŞ MÜCADELESİNE SALDIRI

 

Demokrasinin olmazsa olmazı olan seçme seçilme hakkı, özelde Kürt kadın parlamenterler üzerinden yıpratılmaya çalışılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kadınların TBMM’de temsil edilme ve katılma oranı, Kürt kadınlarının, siyaset yapma hakkı, toplumsal barış, kadın özgürlüğü ve cinsiyet eşitliği için verdikleri mücadele sonucunda yüzde 20’lere ulaşmıştır. Bu mücadeleye yönelik, siyasal iktidar tarafından başlatılan cadı avı, demokratik tüm değerlere, evrensel insan haklarına saldırıdır. Daha da önemlisi kadınların ve yerel halkların siyaset yapma hakkına ve barış mücadelesine saldırıdır. 

 

DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILAN MİLLETVEKİLLERİ

 

Van Milletvekili Figen Yüksekdağ, Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, Hakkari Milletvekilleri Selma Irmak, Siirt Milletvekili Besime Konca, Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel, Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Muş Milletvekili Burcu Çelik Özkan, Şırnak Milletvekili Tuba Hezer ve onlarca kadın parlamenterin, farklı zamanlarda kürsü dokunulmazlığı kaldırılıp, çıkarılan yakalama kararları ile cezaevine gönderilmiş, yurt dışına çıkmak zorunda bırakılarak sürgün edilmişlerdir.  Kadın siyasetçilere dönük meclis faaliyetlerinin suçlulaştırılması hız kazanarak devam etmiş, son iki yıl içerisinde de Hakkâri Milletvekili Leyla Güven ile Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in dokunulmazlıkları kaldırılarak aynı akıbeti yaşamışlardır. Yine yakın zamanda Diyarbakır Milletvekili Saliha Aydeniz hakkında da benzer bir süreç başlatılmış ve Saliha Aydeniz’in dokunulmazlığı, Meclis alt komisyonundan geçerek  ‘dokunulmazlığın kaldırılması’ görüşülmek üzere Karma Komisyona gönderilmiştir. 

 

BAŞLATILAN SÜREÇ SONLANDIRILSIN

 

Demokratik normlara sahip çıkmaya dönük mücadelemizin gereği olarak tüm kamuoyunu, Diyarbakır Milletvekili Saliha Aydeniz’in dokunulmazlığının kaldırılmasına dair TBMM’de başlatılmış olan süreci sonlandırmak için açtığımız bu imza metnine destek olmaya çağırıyoruz. Başta ana muhalefet partisi olmak üzere TBMM’de bulunan tüm parti ve parlamenterlere çağrı yapıyor, demokratik normlara sahip çıkmanın onların esas görevi olduğunu hatırlatarak ret oyu kullanmalarını talep ediyoruz.”

 

Kampanya linkine buradan ulaşılabilinir: 

 

/MA/