Feminist Gece Yürüyüşü’nde ‘Zıpladıkları’ İçin Yargılanan Kadınlar: Yine Orada Olacağız

İstanbul Beyoğlu’nda bulunan Taksim’de 8 Mart 2021’de 19’uncusu gerçekleştirilen Feminist Gece Yürüyüşü’nde zıpladıkları için “Cumhurbaşkanı’na hakaret” ve “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme, yönetme ve bunların hareketine katılma”  suçlaması ile yargılanan 17 kadının duruşması Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi 10’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

 ‘Hepimiz oradaydık 20’inci Feminist Gece Yürüyüşü’nde de orada olacağız’

Duruşma öncesi adliye önünde kadınlar açıklama yaptı. “Hepimiz oradaydık 20’inci Feminist Gece Yürüyüşü’nde de orada olacağız” pankartının açıldığı açıklamada kadınlar , “Yaşasın feminist mücadelemiz”, “Feminist mücadelemiz engellenemez”, “Kadın dayanışmamız engellenemez”, “Yaşasın 8 Mart” sloganını attı.

 ‘Böyle bir suç olamaz’

Kadınlar adına açıklama yapan Feride Eralp, davanın hukuksuz olduğunu belirterek mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Eralp, “Hepimiz 8 Mart yürüyüşündeydik. Böyle bir suç olamaz. 8 Mart engellenemez. Feminist mücadele engellemez biz yine Taksim’de olacağız. Kadınları Feminist Gece Yürüyüşü’ne çağırıyoruz” dedi.

‘Gece yürüyüşlerine katılmaya devam edeceğim’

Duruşmada kadınların savunma yaptı. Yargılanan kadınlardan Ebru Sert, 19 yıldır Feminist Gece Yürüyüşü’ne katıldığını belirtti. Sert, “Biz kadınlar her gün sokakta öldürülme ihtimali ile yaşarken, hayatta kalmaya çalışırken bizlerin kendi özgürleşme alanı olan sokaklardan, gecelerden ve feminist yürüyüşlerimizden bir ceza unsuru çıkartmaya çalışmak zorlama bir yaptırımdır. Vandallık gerçekleştiren tek unsur kolluk güçleridir bundan dolayı bizim şikayetçi olmamız gerekirken yargılanıyoruz. Gece yürüyüşlerine katılmaya devam edeceğim” dedi.

‘Yürüyüşe katıldım ve katılacağım’

Daha sonra savunma yapan Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Eşbaşkanı İlknur Birol da, Feminist Gece Yürüyüşü’nün dünyaca bilinen geleneksel ve kitlesel bir kadın yürüyüşü olduğuna dikkat çekti. Türkiye’de kadınların yaşadığı baskılara işaret eden Birol, “Kadın mücadelesinin önemli bir gününe katılmış olmaktan dolayı mahkeme salonunda olmayı ret ediyorum. Yürüyüşe katıldım ve katılacağım” şeklinde konuştu.

‘Oradaki duruşumuz tüm kadınların politik duruşudur’

Yargılanan kadınlardan Nimet Tanrıkulu Can da, yürüyüşte erkek şiddetine ve egemenliğine karşı özgürlük sloganlarının atıldığını hatırlattı. Can, “Oradaki duruşumuz tüm kadınların politik duruşudur. Günde beş kadının öldürüldüğü bu ülkede İstanbul Sözleşmesi’ne karşı kadınların sokaktaki sesini kısmak için bu tür davalara rızamız asla olmaz. Adalet kadın katillerinin yargılanması ile sağlanır” diye konuştu.

Duruşmada savunma yapan kadınlar suçlamamaları kabul etmeyerek sloganların suç unsuru olmadığını, kadın mücadelesinin yargılandığını bu yargılamanın erkeklere ve faillere cesaret verdiğini vurguladı. Avukatlar ise müvekkilleri hakkında derhal beraat talep etti.

Adli kontrol kararı kaldırıldı

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, ifadeleri alınan kadınların duruşmalardan vareste tutulmalarına, sanıkların adli kontrol kararlarının kaldırılmasına, ifade vermeyen sanıkların ifadelerinin alınması için davetiye çıkartılmasına karar vererek duruşmayı 23 Eylül’e erteledi.