Rojavalı kadınlardan Birleşmiş Milletler’e çağrı: İnsani yükümlülüklerini neden yerine getirmiyorsun?

Toplum Savunma Güçleri-Jin (HPC-Jin) tarafından 12 Ağustos’ta Kamışlo’da bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği önünde Kongra Star ile koordineli olarak başlatılan çadır eylemi 11 gündür devam ediyor.

Bugün eyleme Cizre Bölgesi Demokratik Özerk Yönetim İdaresi, Cizre Yasama Meclisi, Kamışlo Meclisi ve komitelerinin yönetim kurulu ve büro üyeleri katıldı.

 

‘TÜRK REJİMİ HALKLARIN MEŞRU TALEPLERİNİN DÜŞMANIDIR’

Eylemde, Özerk Yönetim adına konuşan Cizre Bölgesi Yasama Meclisi Eş Başkanı Arya Mele Ehmed, “Suçlu Türk rejiminin bölge halkının umutlarına karşı düşmanlığı en üst seviyede devam ediyor. Kürtler, Araplar, Ermeniler, Asuriler, Süryaniler ve diğer bölgesel bileşenler barış içinde yaşamak istiyor ama Türk devleti bölge halkının bu meşru talebine saldırılarla yanıt veriyor. Kendi güvenliğine ve halkına tehdit olduğumuzu iddia ediyor ama gerçek tam tersi Türk rejimi bize yönelik saldırılarını sürdürmek için gerekçe üretiyor” dedi.

 

‘TÜRK İŞGALİ İNSANLIĞA VE ULUSLARARASI HUKUKA KARŞI SUÇLARI DEVAM ETTİRİYOR’

 

Arya Mele Ehmed, Türk devletinin kadınlara yönelik saldırılarına dikkat çekerek şöyle devam etti: “Kadın, yaşam ve direniş sembolü olduğu için Türk devleti tarafından her alanda hedef alınıyor. Aralarında QSD komutanları ve DAİŞ’e karşı Uluslararası Koalisyon güçleriyle koordinasyondan sorumlu iki kadın komutanın da bulunduğu birçok kadın saldırılarda katledildi. Geçtiğimiz günlerde Şemoke köyünde kız çocuklarının eğitim merkezi bombalandı. 4 çocuk şehit düştü. Bu, insanlığa karşı suçların ve uluslararası hukuk ihlallerinin devam ettiğinin kanıtıdır.”

Bölgeye yönelik komplolara dikkat çeken Arya Mele Ehmed, “Türk devleti sadece bölge halkının meşru umutlarına karşı saldırılarda bulunmakla kalmıyor. Aynı zamanda Cebhet El- Nusra ve DAİŞ gibi çete hücreleri aracılığıyla halkı korkutmaya çalışıyor. Halkı yerinden etmek için bölgeyi işgal ediyor. Türk hükümeti açıkça Halep, Musul ve Kerkük’ün Osmanlı vilayetleri olduğunu söylüyor” diye konuştu.

Arya, Türk devletinin işlediği suçlara karşı uluslararası sessizliği kınayarak, “Bu sessizlik Türk rejiminin bölgelerimize yönelik saldırılarını sürdürmesine imkan veriyor. Dünya güçleri bu eylem ve suçlardan memnun mu? BM neden insani yükümlülüklerini yerine getirmiyor” ifadelerini kullandı.

 

‘DEVRİMİMİZ BÜYÜK BAŞARILARA İMZA ATTI’

 

Qamişlo Kanton Meclisi Eş Başkanı Perwin Yusif, işgalci Türk devletinin bölge halkına karşı işlediği suçlara değinerek, “Suriye’deki tüm örgütlerin işgalci Türk devletinin bu suçlarını belgelediğini biliyoruz. Bu belgeleri insan hakları ile ilgili taraflara gönderiyorlar. Ama ne yazık ki bu suçlar görmezden geliniyor” diye konuştu.

19 Temmuz Devrimi’nin başlangıcından bu yana işgalci Türk devletinin bölgeye saldırdığını dile getiren Perwîn Yusif, ancak halkın bu saldırılara direnmesinin ardından kendi çıkarları için casus ağları kurduklarını söyledi.

Perwin Yusif, bölge halkının özgürlüğü tattığını ve artık köleliği kabul etmeyeceğini bildirerek, “El ele vererek işgali ve komploları yeneceğiz. Bugün devrimimiz büyük zaferlerin eğişindedir” dedi.

 

/ANHA/