ANF’nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili sorularını yanıtlayan PAJK Koordinasyonu’ndan Ronahi Serhat ile yapılan söyleşiden öne çıkan başlıklar şöyle:

  • Direnişle, savaşla, bedelle 8 Martları yaratan mücadele şehitlerimizi Zin Cizre, Leyla Agirî ve 20 Şubat 2020’de fedai eylem yapan Sema Koçerin yoldaş şahsında anıyor, anılarını mücadeleyle yaşatma ve başarıya ulaştırma sözü veriyor, saygıyla eğiliyoruz.
  • Ezilen, sömürülen tüm dünya kadınlarının bin bir emekle, bedelle, direnişle yaratıp dünya insanlığına mal ettikleri 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün mirasını yaşatmak, ancak Kürdistan’da Kürt kadın özgürlük mücadelesini yükseltmektir. Dünyanın her yerinde direnen tüm kadınlarla mücadelenin onurunu paylaşıyor, 8 Martlarını kutluyorum.
  • Kürt kadınları olarak PKK saflarında kadın özgürlük mücadelesine başladığımızdan bugüne değin her 8 Mart’ı, yıl için mücadele miladı olarak belirleyerek tarihsel anlamına denk bir katılımla karşıladık. 8 Mart’ı, kadın haklarının ve sorunlarının anıldığı sembolik bir gün olmaktan çıkararak tüm günleri mücadele günleri olarak yürüttük. 

*Kürdistan’da sömürgecilik koşullarında 8 Mart’ın ruhuna, anlamına en uygun cevap öz savunma temelinde kadın özgürlük mücadelesini sürdürmektir. Öz savunma  **çizgisine dayanmayan örgütlenme ve mücadele, kaybetmeye mahkumdur. Dağlardaki, ovalardaki, şehirlerdeki kadın gerillalar, kadın silahlı birlikleri özgürlüğün teminatıdır. 

*Kürdistan dağlarında YJA STAR deneyimi, büyük derslerle yüklü olup tarihe şimdiden iz bırakmıştır. Hakeza Rojava’da YPJ olarak kadın öz savunma örgütlenmesi tüm dünyaya ilham verdi. Yine Şengal’de YJŞ birlikleri ve Rojhilat’ta ise HPJ silahlı birlikleri var. Bunu sadece Kürt kadınlarının kazanımı ve değeri olarak görmek çok eksik bir yaklaşım olacaktır. Tüm kadınların sahiplenmesi gerekir. Şiddetin normalleştiği ve her düzeyde yürütüldüğü III. Dünya Savaşı gerçeğinde kadınların da bunu gözetmesi hayatidir.

  • Başta ABD, Rusya, Fransa, Almanya olmak üzere herkesin çok açık bildiği gibi AKP’nin, bizzat Erdoğan’ın garantörlük yaptığı DAİŞ’i güçlendirmek için her şeyi yapıyor ve DAİŞ tehdidi Suriye sorunu çözülmeyene kadar devam edecek. Düşmanın soykırım, kadın kırımı politikası ve uygulamaları nedeniyle öz savunma yaşam ve mücadele biçimidir. Aslında profesyonel birlikler olarak özelleşmiş kurumsallaşmalar olsa bile tüm kadınların, Kürt toplumunun yaşam biçimini buna evriltmesi gerekir.
  • Öz savunmaya dayalı özgürlük savaşını kazanma temelinde başta YJA STAR gerillaları olmak üzere öz savunma birliklerinde yer alan YPJ, YJŞ ve HPJ’li kadın özgürlük savaşçılarının 8 Mart’ını kutlarız.

*Önder Apo, cinsiyetçiliği en radikal eleştiriye tabi tutup tarihsel/toplumsal irdeleyerek kadının kurtuluşunu sınıfsal ve ulusal mücadeleyi aşarak ve kapsayarak bağımsız bir ideoloji olarak sistemleştirmiş. Kadının kölelik gerçeğinin değişmesi ancak sınıflı uygarlığın kökten değişmesiyle mümkün olacağını ortaya koyarak ilk ezilen sınıf, cins olarak tanımlayıp ataerkilliğe karşı anaerkil toplumsal sistemin inşasını demokratik-ekolojik-kadın özgürlükçü paradigmayla savunmuştur

  • Önder Apo, İmralı esaret koşullarında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne sunmak üzere yazdığı 5 ciltlik savunmasında kadını, toplumu, insanlığı ve bununla bağdaş olan demokrasiyi, özgürlüğü, adaleti, eşitliği savundu. Hem de kapitalist cellatlar karşısında tek başına.  Bundandır Önderliğimiz tek başına tüm haklarından alıkonularak ve kimseyle görüştürülmeyerek 22 yıldır esaret koşullarında tutulmakta. Önder Apo’ya tam 22 yıldır bunun bedeli ödetilmek istenmektedir.
  • Özgürlük mücadelemizi, Önder Apo etrafında kenetlenerek, mutlaka fiziki özgürlüğünü sağlama temelinde 2021’de başarıya ulaşacağımız bir yıla çevirmeliyiz. Bu amaçla Türkiye zindanlarında açlık grevi eylemi eylemini sürdüren PAJK ve PKK’li tutsakları ve Mexmûr ve Lavrion’daki eylemcileri selamlıyorum.
  • Toplumsal değişim, devrim gücü olan kadınlar/gençler, toplumu ayağa kaldırarak özgürlük zamanını yaratmalılar. 2021, 8 Mart’la hamlemize ivme kazandırarak, mutlaka sonuç alma temelinde en zengin, radikal bir mücadeleye sahne olacak. Sözümüz eylemimiz, eylemimiz başarı olacak. İdeolojik eylem, askeri eylem, siyasal eylem sürekliliğinde inşa faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. Hangi kadına, kazanılmış değerlere, özgürlük alanlarımıza, yurdumuza nereden, kimden bir saldırı gelişirse gelişsin Garê ruhuyla karşılık verilecektir.