CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na, 10 yıl önceki sosyal medya paylaşımları nedeniyle “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret”, “Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamak” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla 4 yıl 11 ay 20 gün hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından sivil toplumdan dayanışma mesajları geldi.

SES: Kadınların siyasetteki varlığına gözdağı

Kaftancıoğlu’na dönük kararın açıklanmasının hemen ardından bir açıklama yayımlayan SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği, “Siyaset kanallarının hemen tümünü kapatarak ülkeyi olağanüstü koşullarda seçime götürmek niyetinde olan siyasal iktidar karşısında “Asla umudunuzu kaybetmeyin” diyerek cesaretin SES’ini yükselten Canan Kaftancıoğlu’nun yanındayız” dedi.

SES’in yayımladığı dayanışma mesajı şöyle:

“Yargıtay, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında 2012-2017 yılları arasındaki Twitter paylaşımları nedeniyle beş ayrı suçtan verilen 9 yıl 8 ay 20 günlük hapis cezasının 4 yıl 11 ay 20 gün olan bölümünü onadı.

Kaftancıoğlu’na yönelik siyasi yasak ve olası bir tutuklama kararını gündeme getiren bu hamleyi, kişilerin düşünce ve kanaatlerini özgürce açıklama hürriyetine, Türkiye halkının Anayasal haklarına, kadınların siyasetteki varlığına ve demokratik siyasete verilen bir gözdağı olarak okuyoruz.

Siyaset kanallarının hemen tümünü kapatarak ülkeyi olağanüstü koşullarda seçime götürmek niyetinde olan siyasal iktidar karşısında “Asla umudunuzu kaybetmeyin” diyerek cesaretin SES’ini yükselten Canan Kaftancıoğlu’nun yanındayız.”

EŞİK: İktidarın kadınları susturma çabalarını kabul etmiyoruz

Eşitlik İçin Kadın Platformu‘ndan (EŞİK) yayımlanan mesajda ise, “İktidarın kadınlara, kendinden olmayana, kendine benzemeyene hatta tüm topluma yönelik baskı ve susturma çabalarını kabul etmiyoruz!” denildi.

EŞİK açıklaması şöyle:

“İktidarın kadınlara, kendinden olmayana, kendine benzemeyene hatta tüm topluma yönelik baskı ve susturma çabalarını kabul etmiyoruz!

Canan Kaftancıoğlu’nun yanındayız!

İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz çıkış, nafaka hakkını gasp etme girişimi, TCK madde 103’ü değiştirerek çocuk istismarı faillerine af getirme çabası, kapatılan ve halihazırda kapatılmaya çalışılan kadın örgütleri, Danıştay kapısında kadınlara polis saldırısı, sütyen takmamanın suç olarak kabul edildiği televizyon programları, kadınların tüm itirazlarına dair yasalaşan kanun teklifleri, kadın siyasetçileri cezaevine atma, “çivileme”, siyasetten yasaklama tehditleri… hiçbirini kabul etmedik, etmeyeceğiz! Haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz!

Siz bizi kendi belirlediğiniz görünen ve görünmeyen duvarlar arasına hapsetmeye çalıştıkça, bizim mücadelemiz de dayanışmamız da büyüyor, yaşasın kadın dayanışması!”

Toplumsal Bellek Platformu: Ailemizin baştacının yanındayız

Kaftancıoğlu’nun bir platform olarak örgütlenmesinde büyük emeği olan, Siyasi cinayetlerde katledilen aydınların yakınlarının oluşturduğu Toplumsal Bellek Platformu da yaptığı açıklamayla kararı kınadı.

“O; varlığıyla, birleştirici gücü, mutlak özgürlük ve bilinçli talebiyle aydınlık bir yazarın, derlemecinin Ümit Kaftancıoğlu ailesinden güçlü bir çığlıktır” denilen açıklama şu şekilde:

“Bugün hukuk tarihimizde yeniden bir kara gün yaşanarak ailemizin kıymetlisi, Canan Kaftancıoğlu hakkında tam 4 yıl 11 ay ceza verildi. Yetmedi siyasi yasaklı ilan edildi. Yaklaşık dokuz yıl önce sosyal medyaya attığı tweetler nedeniyle, siyasete girdikten sonra açılan davanın ve alınan kararın hukuki değil siyasi olduğunu biliyoruz. Bizler; Toplumsal Bellek Platformu üyeleri her defasında acıların içinden taşarak gelen, geniş ama çoğalmak istemeyen, daha fazla öldürüm ve adaletsizliğin yaşanmayacağı bir sabaha uyanmanın arzusuyla yaşamayı özleyenleriz. Hayatlarımız mezarlıklarda ve adalet bulmak adına mahkeme koridorlarında geçti. Yaşadığımız can kayıplarından sonra acımızla kavrulurken bir yandan da ödediğimiz bedelleri ve hüzünleri başka hiç kimsenin yaşamaması için yola çıktık,” denildi.

“Çoğumuz bu güzelim coğrafyanın aydın ve sanatçılarının, gazetecilerinin yakınları olarak birbirimizi gayet iyi tanıyorduk. Hatta cinayete kurban giden yakınlarımız da eş, dost, arkadaştı. Ama bizleri bir platform çatısı altında buluşturan, sesimizle ses, canımızla can olan ailemizin parçası Canan Kaftancıoğlu’ydu.

“O; varlığıyla, birleştirici gücü, mutlak özgürlük ve bilinçli talebiyle aydınlık bir yazarın, derlemecinin Ümit Kaftancıoğlu ailesinden güçlü bir çığlıktır. Hepiniz gibi canımıza dair yürütülen karalama kampanyalarını, ithamları, hatta sosyal medyada ve bir takım yandaş basında linç girişimlerini kaygıyla izledik. Bu çeşit saldırıların geçmişte kendi yakınlarımızı nasıl bizden aldığını gördük. Yılmadık. Bu ülkenin ödediğimiz onca bedele rağmen sesimizi çıkartmaya devam ettik. Canan Kaftancıoğlu’nun attığı tweetler yıllarca yerinde durdu. Aynı zamanda CHP İstanbul İl Başkanı olan Canan Kaftancıoğlu’na açılan dava, İstanbul seçiminin kazanılmasındaki rolü nedeniyle iktidarın seçim yenilgisini birilerine fatura etmek istemesiyle doğrudan bağlantılıdır. Canan Kaftancıoğlu, ömrünü insan hakları, eşitlik ve adalet mücadelesiyle geçirmiş, kendini değil ülkesini ve çağdaşlığı öncelemiş, ilkelerinin arkasında onurla durmaya devam eden bir hekim ve siyasetçidir. Bizim için bu dava, ailemizin bir parçasına yapılan cezalandırma istemi değildir yalnızca. Aynı zamanda bu ülkede yakınlarımız nezdinde yıllarca mücadele ettiğimiz değerlerimiz, adalet, hak, hukuk ve eşitlik arayışına karşı başlatılmış olmasıdır. Dahası ülkenin en büyük muhalefet partisinin il başkanını deyim yerindeyse hukuk dışı ithamlarla mahkeme koridorlarına çekerek muhalefete ciddi olarak, “yeter, sus, otur!” demektir. Siyasi olarak siyaset yasağı vererek aydınlığı engellemektir.

Zamanlama olarak ise seçim öncesinde umudu köreltmektir. Bunu ne derin ailemizden acı çekerek el aldığımız geçmişimize ne de bizden sonra aydınlık yarınlar görsün diye hayaller kurduğumuz çocuklarımıza yakıştırabiliriz.

Sonuna kadar ailemizin baş tacının yanında olacağımızı bildiririz.”

TKDF: Onun gibi mücadeleci bir kadını hiçbir siyasi baskı yıldıramaz

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu da “Canan Kaftancıoğlu gibi güçlü ve mücadeleci bir kadını hiçbir siyasi baskı yıldıramaz. Bu ülkenin karanlığını kadınlar aydınlatacak” mesajıyla karara tepki gösterdi.

Kadın Partisi: Örgütlü bir kıyımla karşı karşıyayız

Kadın Partisi karara ilişkin dayanışma mesajında, “Bugün ses çıkarmazsak her birimizi susturana dek asla durmayacak bir örgütlü kıyımla karşı karşıyayız. Verilen hukuksuzca kararlara karşı Canan Kaftancıoğlu’nun yanındayız!” dedi.

/eka/