Unutulmaya yüz tutmuş Deq kültürünü yaşatmaya çalışıyor

Mezopotamya topraklarında geçmiş zamanlarda sık sık yapılan ve günümüze kadar gelen kadim geleneklerden biri olan Deq (dövme) kültürü yaşatılmaya çalışılıyor.

Günümüzde özellikle yaşı ilerlemiş kadınların vücudunda rastladığımız Deq’in tarihi çok eski zamana dayanıyor. Ay, güneş, yıldız ve tarak gibi motiflerle bilinen Deq kültüründe her motifin farklı bir anlamı var. Mardin’in Derik ilçesinde doğup büyüyen Fatê Temel ise köyündeki kadınlarda görüp etkilendiği Deq kültürünü devam ettirmek için Amed’de bir atölye açtı. Açtığı atölyede kişilerin istediği motiflere göre Deq yapan Fatê Temel, Deq motifi dışında motifler çizmiyor. Atölyesi ile hem kültürünü yaşatan hem de bilmeyenlere Deq’i tanıtan Fatê Temel, yaptığı işten mutluluk duyuyor.

Mürekkebi lohusa sütü ve ateş isinden yapılıyor 

Kürtlerin deq, Arapların wesm, Avrupalıların tattoo dediği eski usul dövmenin en büyük özelliği bir ömür kalıcı olması. En silinmez mürekkepten, en etkili boyadan daha etkili ve asla silinmeyen bir özelliğe sahip. Genellikle kadınların yaptığı dövme için anne sütü, hatta kız çocuğu doğuran lahusa kadının sütünün olması tercih ediliyor. Bunun da mitolojik bir kökene sahip olduğu söyleniyor. Ateşte uzun süre kalmış kazanın isi kazınarak, sütle bir karışım elde ediliyor. Elde edilen karışım bildiğimiz basit iğnesinin yardımıyla derinin altına mikron mikron itiliyor, iğneyle dövülüyor. Dövme yapılan yerde derin olmayan bir yara açılıyor, bir iki günde kabuk bağlayarak iyileşiyor ve derinin altına sızan karışım yeşilimsi bir renk alarak, ömür boyu silinmez bir iz olarak kalıyor.

Yaşlı kadınlarda gördüğü Deq’i merak edip araştırıyor

Tarihi çok eski zamana dayanan Deq kültürünü önce köyünde ki kadınlarda görüp tanıyan ardından nasıl yapıldığına merak saran Fatê Temel, ilk Deq’ini çenesine kendisine yapmış. Sevip araştırdığı kültürü etrafına da tanıtan Fatê Temel, çevresinin de merak edip istemesiyle Deq yapmayı ustalık seviyesine getiriyor.

“Her motifin farklı bir anlamı var” 

Açtığı atölyesinde yaptığı Deq kültürü ve motiflerine dair konuştuğumuz Fatê Temel, şunları söylüyor:  “Deq’in çıkışı tarihi tam olarak bilinmiyor. Deq motifleri Göbeklitepe’ye kadar dayanıyor. Tam olarak şu tarihte çıktı diyemiyoruz. Mezopotamya’dan çıktığı biliniyor. Çoğunlukla Kürtler içerisinde yaygın olan ve onların bugüne getirdiği bir kültür olarak karşımıza çıkıyor. Sadece kadınlar yapıyor gibi bilinse de aslında erkeklerde Deq yapıyor. Kadınlar zamanında dile getiremediği bazı duyguları aslında Deq yönetimiyle dile getirmişler. Aşiretten aşirete değişen Deq motifleri var. Tarak, güneş, ceylan ve ay gibi motifler var. Eskiden insanlar bu motiflerle kimin hangi aşiretten olduğunu anlıyorlardı.”

“Kültür unutulmasın diye atölye açtım”

Çoğunlukla Mardin, Şırnak, Urfa ve Diyarbakır taraflarında bu kültürün yoğun olarak kullanıldığına değinen Fatê Temel, günümüz gençlerinin Deq’e uzak kaldığını ve dövmelerin daha çok yaşlı insanlar üzerinde görüldüğünü ifade etti. Deq’in git gide unutulmaya doğru gittiğine dikkat çeken Fatê Temel, konuşmasının devamında şunları ifade ediyor: “İlk Deq’imi kendime yaptım. Sonra çevremde gören insanlar da yapmamı isteyince onlara da yaptım. Üniversite vasıtasıyla Diyarbakır’a geldiğimde buradaki insanların da aşırı ilgisini çekti. Onlar da yapmamı istedi. Bende bunun ardından hem kültürüme katkı olmak hem de geleneği sürdürmek amacıyla bu atölyeyi açtım. Atölyeyi yaklaşık bir ay önce açtım.”

“Gösterilen ilgi beni çok mutlu ediyor”

Atölyeyi açtıktan sonra yaptığı işe ilgi ve merakın çok fazla olduğunu vurgulayan Fatê Temel, gösterilen ilginin kendisini çok mutlu ettiğini ifade etti. Fatê Temel, “Bu motifleri yaparak gelecek nesillere de bu geleneği gösteriyorum. Deq motifi dışında tattoo’ya girecek bir motif de yapmıyorum. Sadece Deq motifleri özel motifler üzerinde yoğunlaştım. Hepsinin de çok farklı güzel anlamı var. Bu işi yaptığım böyle bir adım attığım için kendimi daha özel ve mutlu hissediyorum” diye belirtiyor.

/Medine Mamedoğlu- Jinhaagency/